News Archive
Kadir Has Üniversitesi UNESCO Kürsüsü partnerleri ile imzaları attı
İhlas Haber Ajansı, 16.04.2015

UNESCO Genel Direktörü Irina Bokova’nın katılımıyla gerçekleÅŸtirilen törenle çalışmalarına baÅŸlayan Kadir Has Ãœniversitesi UNESCO Kürsüsü, Turkish Cultural Foundation, Bilkom ve Dünya Mirası Gezginleri DerneÄŸi’nin desteÄŸi ve katkılarıyla yol alacak

Kadir Has Ãœniversitesi UNESCO Dünya Miras Alanlarının Yönetimi ve Tanıtımı: Yeni Medya ve Toplumsal Katılım Kürsüsü, Turkish Cultural Foundation, Bilkom ve Dünya Mirası Gezginleri DerneÄŸi ile ortaklığını Kadir Has Ãœniversitesi Cibali Kampüsü'nde düzenlenen imza töreni ile resmileÅŸtirdi. Proje ortaklarından olan Dünya Mirası Gezginleri DerneÄŸi üyesi Hayrettin KaÄŸnıcı'nın 19 ülkede yer alan farklı dünya miras alanlarını içeren “Dünya Miras Alanları ve Ä°nsan” baÅŸlıklı fotoÄŸraf sergisi de imza töreni ile eÅŸ zamanlı olarak Kadir Has Ãœniversitesi Cibali Kampüsü'nde açıldı.

Ä°mza töreninde konuÅŸan Kadir Has Ãœniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mustafa Aydın, Kadir Has Ãœniversitesi olarak, dünyada birçok kültür ve medeniyetin kuruluÅŸ ve tarihini simgeleyen kültür varlıklarının korunması ve gelecek nesillere araÅŸtırılarak aktarılması konusunda UNESCO ile çalışacak olmaktan duydukları memnuniyetin altını çizdi. Aydın, “Bu bizim için çok gurur verici bir ÅŸey. Çünkü Kadir Has Ãœniversitesi, kuruluÅŸundan itibaren kültüre ve kültürel faaliyetlere çok önem vermiÅŸ bir üniversite. BulunduÄŸumuz konum itibariyle kültürel mirasın üstünde oturuyoruz ve etrafımız Türkiye'nin çok önemli kültürel mirasları ve eserleri ile çevrili. Dolayısıyla bizim bu alanda faaliyet göstermemiz bir zaruretti ve aynı zamanda çok büyük bir keyif. UNESCO ile birlikte bunu yapabilmek ve dünya kültürel birikimine bir fayda saÄŸlayabilmek çok güzel. Kürsünün daha baÅŸka özellikleri de var tabii. Sadece Kadir Has Ãœniversitesi ve UNESCO ile olmuyor, çok ciddi ortaklarımız söz konusu. Çok ortaklı çok uluslu ve çok disiplinli bir projeyi hayata geçirmiÅŸ durumundayız. Türk Kültür Vakfı, Bilkom, Dünya Mirası Gezginleri DerneÄŸi, projedeki ortaklarımız ve buna daha yeni ortaklarımız da katılıyor. Bergama Belediyesi ve Alman Arkeoloji Enstitüsü bize yaz okulu çerçevesinde destek verecekler. Aynı zamanda Amerika'dan CyArk adlı bir vakıf bize üç boyutlu lazer belgeleme açısından destek verecek. Bu ortaklar projelerimize hem maddi hem de manevi anlamda katkı verecekler. Ãœniversite içinde de çok dar alanda kalmıyoruz, tüm fakültelerde etkin olmaya çalışıyoruz” dedi.

Kadir Has Ãœniversitesi UNESCO Kürsüsü BaÅŸkanı Doç. Dr. Yonca Kösebay Erkan, kültürel varlıkların büyük tehdit altında olduÄŸunun altını çizerek, “Åžu an Ä°stanbul'da harabe görünümündeki bir yapının Bizans döneminde nasıl göründüğü ile ilgili bir mobil uygulama geliÅŸtirmek üzerinde çalışıyoruz. Bu ve benzeri araçlar dünyanın farklı yerlerinde de kullanılıyor. Bizim amacımız da bu konuda eÄŸitimler vererek öğrencilerimize hem dünya miras alanları hakkında bilinç aşılamak hem de teknolojiyi kültürel miras korumanın bir parçası haline getirmek. Ä°mrahor Ä°lyas Bey Cami ÅŸu an restorasyon aÅŸamasında. Yapının çatısı kapatılarak iÅŸlev verilmesi düşünülüyor bildiÄŸimiz kadarıyla. Bizim amacımız da bu yapının Bizans döneminde nasıl göründüğünü gösterebilmek. Ve o döneme iliÅŸkin verileri aktarabileceÄŸimiz bir mobil uygulama geliÅŸtirmek. Bunu Kadir Has Ãœniversitesi İç Mimarlık öğrencileri ile birlikte gerçekleÅŸtiriyoruz. Dönem sonunda tamamlamayı arzuluyoruz.
EÄŸitim alanındaki faaliyetlerimiz ilk üç yıl için yaz okulları ÅŸeklinde gerçekleÅŸecek. Daha sonra ise yüksek lisans ve doktora programı açmak istiyoruz Dünya Miras Alanları konusunda. Yaz okulumuz 15 Haziran - 29 Haziran arasında Ä°stanbul ve Bergama'da yapılacak. Burada uluslararası bir öğrenci grubuyla birlikte Bergama için bir mobil uygulama gerçekleÅŸtirmek istiyoruz. Amacımız da kültürel mirası toplumla buluÅŸturacak bir proje yaratmak. BaÅŸvurularımız devam ediyor, web sayfamızdan bakılabilir” diye konuÅŸtu.

Bilkom Satış Direktörü Fikret Ballıkaya törene iliÅŸkin yaptığı konuÅŸmada, “Son derece heyecan verici. 30 yılı aÅŸkın süredir teknoloji iÅŸiyle uÄŸraşıyoruz ama hayata, kültüre ve insana dokunabildiÄŸimiz çok az imkanımız oldu. Bu yüzden de bunun bir parçası olabilmek bizim için çok güzel” diye konuÅŸtu.

Bilkom Pazarlama Ä°letiÅŸim Yöneticisi Azade ÇerkezoÄŸlu ÇavuÅŸ da projeye iliÅŸkin ÅŸu bilgileri verdi: “Projenin fikir etabında mobil uygulamalar olacak. UNESCO ve Dünya Mirasları Gezginleri DerneÄŸi'nin eÄŸitim ve hikaye kitapları olarak kullandığı kitapları, kürsü ile birlikte modelleyerek dijital kitaplar haline getirmeyi planlıyoruz. Dolayısıyla Bilkom'un kitaplık uygulamalarından tüm o kitapları da sesli ve görsel olarak indirebilecekler. Dijitalin yer aldığı bir oyun projesi daha var Ä°stanbul'a ait. Ä°stanbul oyun projesini dijitale nasıl çeviririz diye sosyal medya ajansları ile çalışıyoruz. Åžimdilik fikirler havada ama etap etap sanıyorum hepsi gerçekleÅŸmiÅŸ olacak.”

Türk Kültür Vakfı Direktörü Güler Köknar ise kürsünün eÄŸitim ayağına destek vereceklerini belirterek; “Biz bu kürsünün eÄŸitim ayağına destek vereceÄŸiz. Ve kürsünün projeleri çerçevesinde gerek Türkiye'de gerek Türkiye dışındaki eÄŸitim, tanıtım gibi çalışmalara burs saÄŸlayarak kürsüye destek vereceÄŸiz. Çalışmalar baÅŸlamış durumda. Önümüzdeki yaz bir yaz okulu gerçekleÅŸecek. Bu yaz okuluna gelecek öğretim görevlilerine ve lisansüstü öğrencilere bu açıdan destek olmayı hedefliyoruz. EÄŸitim ayağında biz destek saÄŸlıyoruz” diye kaydetti.

Dünya Mirası Gezginleri DerneÄŸi üyesi Hayrettin KaÄŸnıcı dünya mirası içerisinde yer alan eserlerin korunmasına yönelik öneme dikkat çekerek ÅŸunları söyledi: “Dünya mirası denilen ÅŸey geçmiÅŸte yaÅŸanılan kültürdür. Bu eserleri günümüzde koruma ÅŸansımız olduÄŸunda bizler geçmiÅŸteki kültürleri tanıma ÅŸansı elde etmiÅŸ oluyoruz. Onun için de bu eserlerin muhafazası çok önemli. ÖrneÄŸin; piramitler, mayalar… Ve bunları yaratan insan. Ä°nsan kültürün içinde o yüzden de adını Dünya Mirası ve Ä°nsan koydum. Beni bu iÅŸe yoÄŸunlaÅŸtıran konu, aslında dünyanın her yerinde insanlar aynı. Biyolojik olarak aynı. Yani ilk temel program aynı ama sonraki programda kültür çok farklı. Antropolojik bir iÅŸ bu. Bunun üstüne gittim ben de. DoÄŸal kültür içindeki insan en güzel insan. Bu fotoÄŸraflar on yıllık bir çalışmanın sonucu.”

 
Flag Counter